Hayallerini Gerçeğe Dönüştürmenin Nörolojik ve Zihinsel Sırları

### **Ana Başlık: Hayallerini Gerçeğe Dönüştürmenin Nörolojik ve Zihinsel Sırları**

**1. Zihnin Programlanması ve Seçim Gücü**

* Zihnimiz, anlattığımız hikayelere ve inandığımız yalanlara göre çalışır. Tıpkı bir kasetçalar gibi, ona hangi filmi (korku, dram, başarı) koyarsak onu oynatır.

* Yaşadığımız gerçekliği belirleyen şey, zihnimize hangi "kaseti" taktığımızdır. Bu tamamen bizim seçimimiz ve sorumluluğumuzdadır.

* Negatif düşünceler yerine olumlu düşünceleri, yani "pozitif yalanları" bilinçli olarak seçerek zihnimizi yeniden programlayabilir ve hayatımızı dönüştürebiliriz.

**2. Kök İnançların Kaynağı: Çocukluk ve Drama Bağımlılığı**

* Hayatımızı yöneten olumsuz kök inançların ("iyi şeyler beni bulmaz", "mutlaka kötü bir şey olacak" vb.) temeli genellikle çocuklukta atılır.

* Ayşe Tolga, çocukluğunda mutlu başlayan gecelerin kavgayla bitmesine şahit olduğu için yetişkinliğinde drama bağımlılığı geliştirdiğini fark etmiştir. Bu, bildiği ve tanıdık olduğu tek duygu durumuydu.

* Kendimizi sürekli drama ve kaos içinde buluyorsak, bunun altında yatan kök inançları ve çocukluk kodlamalarını fark etmemiz gerekir.

**3. Kendinle Konuşma Sanatı ve Utanç Duygusu**

* İnsanlar kendilerine "aptalsın, beceriksizsin" gibi olumsuz şeyler söylerken utanmazken, "başarılısın, harikasın, seni seviyorum" gibi olumlu cümleler kurmaktan utanır ve bunu komik bulur.

* Kendimizle yıllarca acımasızca konuşmaktan utanmadıysak, kendimize iyi davranmaktan ve olumlu şeyler söylemekten de utanmamalıyız.

* Bu negatif iç sesi fark edip onu bilinçli olarak bir "içsel koça" dönüştürmek, dönüşümün en önemli adımlarından biridir.

**4. Düşüncelerin Biyolojik Etkisi: Hormonlar ve Nöroplastisite**

* Düşüncelerimiz ve inançlarımız, vücudumuzun kimyasını doğrudan etkiler. Hormon seviyelerimiz, beklentilerimize göre değişebilir.

* Örneğin, yapılan bir bilimsel araştırmada, aynı kalorideki içeceği tüketen iki gruptan, yüksek kalorili olduğuna inanan grubun açlık hormonu (grelin) seviyesinin daha fazla düştüğü görülmüştür.

* Beynimizdeki nöronlar, düşüncelerimizle yeni yollar (nöral patikalar) oluşturur. Olumlu düşünce ve görselleştirme (imgeleme), beynin yapısını (nöroplastisite) ve dolayısıyla bedenimizi ve gerçekliğimizi değiştirme gücüne sahiptir.

**5. Kuantum Alan ve Hayallerin Doğası**

* Hayal edebildiğimiz her şey, kuantum olasılıklar alanında zaten yaratılmış bir potansiyel olarak mevcuttur. Bir şeyi hayal edebilmemizin sebebi, onun zaten var olmasıdır.

* Bizim görevimiz, bu potansiyeli fark etmek, ona inanmak ve onu fiziksel dünyada "tezahür ettirmek" için gerekli adımları atmaktır.

* Yerine koyacağımız yeni inancın doğru olup olmadığını anlamanın yolu şudur: Bu inanç beni güçlendiriyor mu, titreşimimi yükseltiyor mu, bana ve bütüne faydası var mı? Cevap evet ise, o inanç doğrudur.

**6. Kahraman Olmayı Seçmek ve Sorumluluk Almak**

* Yaşadığımız hayat, farkında olmadan kendimize verdiğimiz sözlerin ve inançların bir sonucudur. Suçlu veya kurban olmak yerine, hayatımızın kahramanı olmayı seçebiliriz.

* Geçmiş için hayıflanmayı bırakıp, "şimdi ne yapabilirim?" sorusuna odaklanmak gerekir.

* Dönüşüm, bize hizmet etmeyen ve kendimize verdiğimiz olumsuz sözleri fark edip onları güçlendirici olanlarla değiştirmeyle başlar. 2022, kendi değerini başkalarının belirlemesine izin verme dönemini bitirip, "kendin olma cesaretini" gösterme yılı olmalıdır.